İşsiz kalan ikinci etap çalışanı yurttaşlar Cumhuriyet’e konuştu. “Birçok insanın can derdine düştüğü yerde sahalarda yer aldık” diyen B.A., “İki yetim çocuğumla hayatta kalmaya çalışıyorum. Tuvalet temizledik. Depremzedelerin acil ihtiyaçları, talepleri koordine etmek hiç de kolay değildi. Her tür işi yapmamızın karşılığı bu mu? Artık başka bir felakete dayanacak gücümüz kalmadı” dedi.
“53 yaşındayım, temizlediğimiz banyo ve lavaboları görseydiniz, yaptığımız işin zorluğunu anlardınız” diyen Y.Ö. ise “Deprem sonrası evimiz büyük hasar aldı. Akrabalarımız bile evlerine almadılar. Bu iş bizim için umut olmuştu” ifadelerini kullandı. “Hâlâ kredisini ödediğimiz evimizi güçlendirmeye gücümüz yetmiyor” sözleriyle içinde bulundukları şartlara dikkat çeken Y.Ö. de şunları söyledi:
“Bize sözler verdiler sözleşme veya kadro gibi… Biz de umutlandık, mutlu olduk. Sonrasında hayallerimizi yıktılar. İşimizi elimizden aldılar. Ekonomiyi deprem bölgesindeki yurttaşların acil ihtiyaçlarından kısarak mı düzeltecekler? Hak mı bu? Bu yaştan sonra bana kim iş verir? Dilimizi ısırarak yuttuğumuz o kadar çok şey var ki anlatacak.”